-Kadın başına çocuk sayısı 2'ye indi
-Kadın başına
çocuk sayısı 2’ye indi
-Türkiye’de toplam doğurganlık hızı,
yani kadın başına
çocuk sayısı 2,02 ile nüfusun
yenilenme hızı olan 2,1’in
altına düştü
-Bu durum,
Türkiye nüfusunun önümüzdeki 40-50 yıllık
süreçte azalacağını
gösteriyor
-Rakamlar nüfus
artışı hızını Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun
yükselttiğini
ortaya koyuyor
-Kadın başına
çocuk sayısı Güneydoğu
Anadolu’da 3,42,
Kuzeydoğu Anadolu 2,84, Ortadoğu
Anadolu’da 2,80 iken
Doğu Marmara’da 1,70’e, İstanbul’da
1,69’a,
Ege’de 1,64’e,
Batı Marmara’da ise 1,55’e kadar
iniyor
-Batı Marmara, Ege’deki rakamlar,
dünyada kadın başına en
az
çocuğun düştüğü Japonya ve Avusturya’nın 1,4, Bosna
Hersek’in
1,1 sayısına yaklaşmış durumda
-Nüfus artış
hızında 2001-2011 döneminde düşme olmasaydı,
2011 yılında
doğum sayısı 1 milyon 237 bin 172 yerine
1,5 milyon
dolaylarında olacaktı
-TÜİK, 11 Temmuz 2012 tarihli bülteninde
2,1 dediği
kadın başına çocuk sayısını, 19 Ekim
2012 tarihli bülteninde
2,02 ile revize edip, toplam
doğurganlık hızının, nüfusun
yenilenme hızı olan 2,1 çocuk
sayısının altına indiğini
kabullendi
Türkiye’de toplam doğurganlık hızı, yani kadın başına çocuk sayısı 2,02 ile nüfusun yenilenme hızı olan 2,1’in altına düştü. Bu durum, Türkiye nüfusunun önümüzdeki 40-50 yıllık süreçte azalacağını gösteriyor.
Rakamlar nüfus artışı hızını Doğu ve
Güneydoğu Anadolu’nun yükselttiğini ortaya koyuyor.
Türkiye
İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, kadın başına çocuk sayısı Güneydoğu
Anadolu’da 3,42, Kuzeydoğu Anadolu 2,84, Ortadoğu Anadolu’da 2,80 iken Doğu
Marmara’da 1,70’e, İstanbul’da 1,69’a, Ege’de 1,64’e, Batı Marmara’da ise 1,55’e
kadar iniyor. Batı Marmara, Ege’deki rakamlar,
dünyada kadın başına en az çocuğun düştüğü Japonya ve Avusturya’nın 1,4, Bosna Hersek’in
1,1 sayısına yaklaşmış durumda.
Bu
rakam Akdeniz’de 2,11, Orta Anadolu’da 2,03, Batı Anadolu’da 1,77, Doğu
Karadeniz’de 1,74, Batı Karadeniz’de ise 1,72 düzeyinde.
-2011’de canlı
doğan çocuk sayısı 1 milyon 237 bine geriledi-
Canlı doğan çocuk sayısı, 2010 yılında, 1
milyon 253 bin 309 iken bu sayı, 2011 yılında yüzde 51’i erkek, yüzde 49 kız
olmak üzere 1 milyon 237 bin 172’ye indi. Kaba doğum hızı, 2010 yılında binde
17,2 iken, bu hız 2011 yılında binde 16,7’ye düştü. Diğer bir ifadeyle 2010 yılında
1000 nüfus başına 17,2 doğum düşerken, 2011 yılında 1000 nüfus başına 16,7
doğum meydana geldi.
-Bin nüfus başına en fazla doğum Güneydoğu Anadolu’da-
İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması 1.
Düzey’e göre, 2011 yılında, kaba doğum hızının en yüksek olduğu bölge binde
27,1 ile Güneydoğu Anadolu, en düşük olduğu bölge ise binde 11,5 ile Batı
Marmara Bölgesi oldu. Kaba doğum hızı Ortadoğu Anadolu’da binde 22,4, Kuzeydoğu
Anadolu’da binde 22,3, Akdeniz’de binde 17,2, Orta Anadolu’da binde 16,2,
İstanbul’da binde 15,7, Batı Anadolu’da binde 15,1, Doğu Marmara’da binde 14,3,
Ege’de binden 13,1, Doğu Karadeniz’de binde 13, Batı Karadeniz’de binde 12,9
düzeyinde gerçekleşti.
-Kadın başına çocuk sayısı 2,1’in altına düşünce zamanla nüfus azalıyor-
Doğum verilerinde asıl ilginç olan nüfusun
kendini yenileyebilmesi için gereken canlı çocuk sayısının bölgelere göre
oldukça farklılıklar göstermesi.
TÜİK, toplam
doğurganlık hızını (kadın başına düşen canlı çocuk sayısı) şöyle tanımlıyor:
“Bir kadının doğurgan olduğu dönem boyunca
(15-49 yaşları arasında) yaşayacağı ve belirli yaşa özel doğurganlık hızını
takip edeceği varsayımı altında ortalama doğurabileceği canlı çocuk sayısıdır.
Bu değerin 2,1’in altına düşmesi, nüfusun kendisini yenileyememesi anlamına
gelmektedir.
2010-2015 dönemi tahminlerine göre
dünyada kadın başına düşen ortalama çocuk sayısı 2,5’dir. Toplam doğurganlık
hızının en yüksek olduğu ülkeler arasında Nijer (6,9), Somali (6,3) ve
Afganistan (6) yer almaktadır. Toplam doğurganlık hızının en düşük olduğu
ülkeler arasında ise Japonya ve Avusturya (1,4), Bosna-Hersek (1,1)
bulunmaktadır. Toplam doğurganlık hızı 2,1 olan Türkiye, 186 ülke arasında 114.
sırada yer almaktadır.
2045-2050 dönemi tahminlerine göre dünyada kadın başına düşen ortalama çocuk sayısının
2,2 olması beklenmektedir. Bu dönemde toplam doğurganlık hızının en
yüksek olacağı varsayılan ülkeler arasında Zambiya (4,5), Somali (4,4) ve Nijer
(4,2) gelmektedir. Toplam doğurganlık hızının en düşük olacağı ülkeler arasında
ise Fas (1,7), İran (1,6) ve Umman’ın (1,5) bulunacağı tahmin edilmektedir. Bu
dönemde, toplam doğurganlık hızının 1,8 olacağı tahmin edilen Türkiye’nin, 186
ülke arasında 126. sırada yer alması beklenmektedir.”
-Çocuk sayısı 2,1’den 2,02’ye düşünce hesaplar yeniden
yapılacak-
TÜİK, bu çerçevede 2050 yılı nüfus tahmini
olarak da şu rakamları veriyor:
“2011 yıl ortası nüfus tahminlerine
göre dünya nüfusu yaklaşık 6 milyar 974 milyon kişidir. Nüfus büyüklüğüne göre
ülke sıralamasının ilk sıralarında Çin Halk Cumhuriyeti (1 milyar 348 milyon
kişi), Hindistan (1 milyar 242 milyon kişi) ve Amerika Birleşik Devletleri (313
milyon kişi) yer almaktadır. Dünya nüfusunun yüzde 1,1’ini oluşturan Türkiye
nüfusu (74 milyon kişi), 187 ülke arasında 18. sırada yer almaktadır.
2050 yılı nüfus tahminlerine göre dünya
nüfusu 9 milyarı aşacaktır. 2050 yılında Hindistan’ın 1 milyar 692 milyon kişi
ile en fazla nüfusa sahip ülke olması beklenmektedir. Nüfus büyüklüğü
bakımından Hindistan’ı sırasıyla Çin Halk Cumhuriyeti (1 milyar 295 milyon
kişi) ve Amerika Birleşik Devletleri (403 milyon kişi) izleyecektir. Nüfusu
2050 yılında 94 milyon 585 bin kişi olarak tahmin edilen Türkiye’nin 187 ülke
arasında 19. sırada yer alması beklenmektedir.”
-TÜİK 11 Temmuz’da 2,1, 19 Ekim’de 2,02 çocuk dedi-
TÜİK,
her ne kadar 11 Temmuz 2012 tarihli “Türkiye’nin Demografik Yapısı ve Geleceği,
2010-2050” başlıklı bülteninde bu tahminlere yer verdiyse de 19 Ekim 2012
tarihli “Doğum İstatistikleri, 2011” başlıklı bülteninde Türkiye için toplam
doğurganlık hızını 2,02 çocuk sayısı ile revize etmiş ve toplam doğurganlık
hızının, nüfusun yenilenme hızı olan 2,1 çocuk sayısının altına indiğini
kabullenmiş bulunuyor. Toplam doğurganlık hızı
Güneydoğu Anadolu’da 3,42, Kuzeydoğu Anadolu’da 2,84 ve Ortadoğu
Anadolu’da 2,80 oranlarıyla nüfusun yenilenme oranı olan 2,1’in oldukça
üzerinde seyrederken, Akdeniz’de 2,11 ile bu seviyeye inmiş durumda. Orta
Anadolu’da bu oran 2,03 ile 2’nin üzerinde seyrederken, Batı Anadolu’da 1,77,
Doğu Karadeniz’de 1,74, Batı Karadeniz’de 1,72, Doğu Marmara’da 1,70,
İstanbul’da 1,69, Ege’de 1,64, Batı Marmara’da 1,55’e kadar iniyor. Bu rakamlar, dünyada kadın başına en az çocuğun düştüğü
Japonya ve Avusturya (1,4) ve
Bosna-Hersek (1,1) rakamlarına yaklaşmış durumda. Nitekim bu ülkelerde
nüfus azalıyor. Bazı ülkeler dışarıdan gelen göçle ayakta duruyor.
15-44 yaş grubunda 1000 kadın başına düşen
doğum sayısını ifade eden “genel doğurganlık hızı” 2010 yılında binde 72,4 iken
bu hızın 2011 yılında 1000’de 70,8 olduğu görülüyor.
2011 yılında İstatistiki Bölge Birimleri
Sınıflaması 1. Düzey’e göre genel doğurganlık hızının en yüksek olduğu bölge
binde 118,4 ile Güneydoğu Anadolu, en düşük olduğu bölge ise binde 52,8 ile
Batı Marmara Bölgesi’dir.
-2010-2011 döneminde kadın başına çocuk sayısı 2,05’den 2,02’e indi-
Toplam doğurganlık hızı, 2010 yılında 2,05
çocuk iken, 2011 yılında 2,02 çocuğa inmiş durumda.
Yaş grupları itibarıyla en fazla
doğurganlık, 2011 yılı verilerine göre 25-29 yaş grubunda görülüyor. İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması 1.
Düzey’e göre yaşa özel doğurganlık hızının İstanbul, Batı Marmara, Ege, Doğu
Marmara, Batı Anadolu, Batı ve Doğu Karadeniz bölgelerinde 25-29 yaş grubunda,
Akdeniz ve Orta Anadolu bölgelerinde 20-29 yaş grubunda, Kuzeydoğu, Ortadoğu ve
Güneydoğu Anadolu bölgelerinde ise 20-34 yaş grubunda yüksek olduğu belirlenmiş.
-Doğum yapan annelerin ortalama yaşı 27,3-
2011 yılında doğum yapan annelerin
ortalama yaşı 27,3 olarak saptanmış. Doğum yapan annelerin ortalama yaşı
İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması 1. Düzey’e göre incelendiğinde en
yüksek ortalama yaş 27,9 ile İstanbul’da, en düşük ortalama yaş 26,4 ile Orta
Anadolu Bölgesi’nde gerçekleşmiş durumda.
Toplam canlı doğum sayısı 2001 yılında 1
milyon 323 bin 195 iken, nüfustaki 9 milyonluk artışa rağmen, 2011 yılında 1
milyon 237 bin 172’ye inmiş bulunuyor. Nüfus artış hızında 2001-2011 döneminde düşme
olmasaydı, 2011 yılında doğum sayısı 1 milyon 237 bin 172 yerine 1,5 milyon
dolaylarında olacaktı.
Yıllar itibarıyla doğun sayısı ve değişim
miktarları şöyle:
Yıl
|
Doğum Sayısı
|
Değişim
|
2001
|
1.323.195
|
|
2002
|
1.229.417
|
-93.778
|
2003
|
1.198.763
|
-30.654
|
2004
|
1.222.242
|
23.479
|
2005
|
1.243.513
|
21.271
|
2006
|
1.254.157
|
10.644
|
2007
|
1.287.784
|
33.627
|
2008
|
1.292.839
|
5.055
|
2009
|
1.261.299
|
-31.540
|
2010
|
1.253.309
|
-7.990
|
2011
|
1.237.172
|
-16.137
|
Kaynak: TÜİK