Enerji ithalatına 4 yılda 237,5 milyar dolar
-2013 yılında 55,9 milyar dolar olan enerji
ithalatı, bu yıl 56,2 milyar dolara çıkacak
-Enerji ithalatına 2015'de 57,3, 2016'da 60,1,
2017'de 63,9 milyar dolar döviz gidecek
-Orta Vadeli Programda, bu tutarlar, ham petrol
fiyatlarının 2014’de 105,4, 2015’de 101,9, 2016’da
100,4, 2017’de 98,8 dolar olacağı varsayımıyla yapıldı
-Ham petrol fiyatları yükselirse bütün hesap şaşacak
-2015-2017 döneminde petrol fiyatları öngörülenin
yüzde 10 üzerinde gerçekleşmesi durumunda, bütün
hesaplar şaşacak ve 3 yılda toplam enerji ithalatı
faturası toplam 18 milyar dolar artacak ve bu
borçlanmayla karşılanacak
Türkiye’nin yıllardır bir türlü çözemediği önemli sorunlarından biri de enerji açığı. Yerli kaynaklar, ülke ihtiyacını karşılamıyor, özellikle fosil enerji kaynaklarının büyük bölümü ithal ediliyor. Peki kaynaklar yeterince değerlendiriliyor mu?
Elektrik Üretim A.Ş’nin (EÜAŞ) 2013 Elektrik Üretim Sektör Raporu’na göre, Türkiye doğal gazda yüzde 99, taşkömüründe yüzde 95, petrolde yüzde 92 oranında dışa bağımlı. Doğalgaz ve petrolde dışa bağımlılık bir ölçüde anlaşılabilir bir durum ama taşkömüründe üretim, yapılacak yatırımlarla artırılabilir. Türkiye’nin görünür taş kömürü rezervleri 1,3 milyar tonu buluyor. Üretim rahatlıkla 2,3 milyon tonlardan 30 milyon tonlara çıkarılıp, 27,4 milyon tonluk ithalat yapılmaz. Görünür linyit kaynakları ise 11,7 milyar ton dolaylarında. Bu da Türkiye’nin 70 milyon tonlarda seyreden linyit üretiminin 150-200 milyon tonlara çıkarılmasını mümkün kılıyor.
Toplam elektrik üretimimizin yüzde 44’ünü bile ithal ettiğimiz doğalgazdan sağlıyoruz.
Türkiye’nin çok büyük bölümü petrol, doğalgaz, kömür ve diğer madenler açısından tam olarak taranmış değil. Petrol, doğalgaz ve kömür başta olmak üzere arama faaliyetlerine büyük kaynaklar ayrılmalı ve bu alanda dışa bağımlılık azaltılmalı. Bunun dışında, güneş, rüzgar, jeotermal, dalga gibi yenilenebilir enerji kaynakları tam olarak değerlendirilmeli. Güneş, rüzgar, dalgayı düşünürseniz dünya var oldukça sürecek bir enerji kaynağı. Türkiye, son yıllarda bu alanlara önemli yatırımlar yapsa da bu alanda hala gelişmiş ülkelerin oldukça gerisinde bulunuyor.
Bütün bunlar yapılırsa enerjinin yüzde 73,4’ünü ithalatla karşılanmaz.
Orta Vadeli Programa göre, 2013 yılında 55,9 milyar dolar olan enerji ithalatı, bu yıl 56,2 milyar dolara çıkacak. Enerji ithalatına 2015 yılında 57,3, 2016 yılında 60,1, 2017 yılında 63,9 milyar dolar döviz gidecek.
2014-2017 dönemini kapsayan 4 yılda enerji ithalatına 237,5 milyar dolar gidecek.
-Kimse, petrol fiyatlarının artmayacağını garanti edemez
Orta Vadeli Programda, bu tutarlar, ham petrol fiyatlarının 2014’de 105,4, 2015’de 101,9, 2016’da 100,4, 2017’de 98,8 dolar olacağı varsayımıyla yapıldı. Petrol fiyatlarının ucuzlayacağı varsayımı iddialı bir varsayım olarak görülmelidir. Ortadoğu’daki istikrarsızlık, kargaşa ortada. Bu ortamda petrol fiyatları bıçak sırtında denebilir. Kimse, ham petrol fiyatlarının artmayacağını garanti edemez. İşin kötü tarafı, uzun vadeli anlaşmalara dayansa da doğalgaz fiyatları da büyük oranda ham petrol fiyatlarına bağlı olarak değişiyor.
-Fiyatlar öngörülenin yüzde 10 üzerinde gerçekleşirse
3 yıl fatura 18 milyardolar artar
Enerji ithalatı neredeyse zorunlu bir ithalat, fiyatları yükseltseniz bile tüketimi kısamıyorsunuz. Çok esnek değil. Bu ithalatı yapmak zorundasınız. 2015-2017 döneminde petrol fiyatları öngörülenin yüzde 10 üzerinde gerçekleşmesi durumunda, bütün hesaplar şaşacak ve 3 yılda toplam enerji ithalatı faturası toplam 18 milyar dolar (yıllık 6 milyar dolar) artacak ve bu borçlanmayla karşılanacak.
Neden borçlanmayla karşılanacak? Böyle olacak, çünkü Türkiye halen dış ticaret ve cari işlemler açığı veriyor. Enerji ithalatındaki artış hem dış ticaret hem de cari işlemler açığını aynı miktarda artıracak. Cari işlemler açığını kapatmanın yegane yolu da dış kaynak.
--/--