-Ette gümrük vergisi artışı
-Canlı hayvan ve karkas ette gümrük vergisi artışı-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:
-“Kasaplık canlı hayvan ve karkas et ithalatında gümrük
vergilerinin yükseltilmesi doğru bir karardır”
-“Kurban bayramında birçok üreticinin hayvanları elinde
kaldı, fiyatlar bazı yerlerde geçen yıla göre düştü”
-“Kasaplık canlı hayvan ve kasaplık et ithalatına karşıyız.
Bundan dolayı ithalatı zorlaştırıcı her kararı destekliyoruz”
-“Üreticilerin Et ve Balık Kurumu’ndan beklentileri, büyükbaş
karkas alım fiyatının kilogramda 18 lira, küçükbaş karkas alım
fiyatının ise kilogramda 20 lira civarında olması şeklindedir”
Türkiye Ziraat Odaları Birliği
(TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, ithalatta alınan gümrük vergisinin
kasaplık canlı hayvanda yüzde 30’dan yüzde 40’a, karkas ette yüzde 75’den yüzde
100’e çıkarılması kararıyla ilgili olarak, “kasaplık canlı hayvan ve karkas et
ithalatında gümrük vergilerinin yükseltilmesi doğru bir karardır. Kasaplık
canlı hayvan ve kasaplık et ithalatına karşıyız. Bundan dolayı ithalatı
zorlaştırıcı her kararı destekliyoruz” dedi.
Bayraktar, yaptığı açıklamada,
Kurban bayramında birçok üreticinin hayvanlarının elinde kaldığını, fiyatların
bazı yerlerde geçen yıla göre düştüğünü belirtti. İthalata karşı olduklarını
bildiren Bayraktar, gümrük vergisinin kasaplık canlı hayvanda yüzde 40’a,
karkas ette yüzde 100’e çıkarılması kararının üreticilerimize olumlu
yansıyacağını bildirdi.
TZOB Genel Başkanı, bu kararın, ithal yerine, üretici mallarına yönelik bir talep artışına neden olmasını da beklediklerini söyledi.
TZOB Genel Başkanı, bu kararın, ithal yerine, üretici mallarına yönelik bir talep artışına neden olmasını da beklediklerini söyledi.
Kurbanlık hayvan satışlarının
üreticileri memnun etmediğini belirten Bayraktar, şunları kaydetti:
“Yem fiyatlarında görülen
yüksek artıştan dolayı üreticilerin malını bir an önce elinden çıkarmak
istemesi nedeniyle kurban fiyatları, geçen yıla yakın hatta bazı yerlerde geçen
yıldan da düşük olmasına rağmen, vatandaşlarımız talep göstermedi. Satışlar
küçükbaş hayvanlarda büyük başlara göre daha az gerçekleşti. Elde kalan hayvan
ağırlıklı olarak küçükbaş oldu.
Talebin düşük olması nedeniyle
birçok üretici hayvanlarını maliyetine elden çıkarmak durumunda kaldı. Fiyatlar
bayram arifesinden itibaren düşmeye başlamasına rağmen istenilen talep yine de
oluşmadı.
Üreticilerimizle yapılan
görüşmelerde kurban bayramında birçok üreticinin hayvanlarını satamadığı ve
geri getirmek zorunda kaldığı, satanların ise sırf yaptıkları masrafı
karşılamak ve hayvanları geri getirmemek için çok ucuza elden çıkardığını
belirledik.”
-“Hayvanları geri getirmek
zorunda kalması üreticiyi mağdur etti”-
Bazı yerlerde tüccarların
üreticilerin bu mağduriyetinden faydalandığını ve hayvanları hayvan
pazarlarından ucuza aldığını bildiren Bayraktar, şöyle devam etti:
“Bazı yerlerde ise üretici bu
tür tüccarlara itibar etmemiş ve hayvanlarını geri getirmeyi tercih etmiştir.
Sonuç olarak pazara kurbanlık sevk eden her üretici nakliye+çadır kirası+yeme
içme gibi kişisel harcamalar da dahil olmak üzere kişi başı ciddi denebilecek
miktarlarda harcamada bulundular, besi boyunca da artan yem fiyatlarıyla
boğuşmak durumunda kaldılar. Yaptığı bütün bu masraflara karşılık satışların
istenilen fiyat ve seviyede olmaması ve satamadığı hayvanlarını geri getirmek
zorunda kalması üreticinin mağdur olmasına neden oldu. Birçok üretici yaşadığı
bu sıkıntıdan nasıl çıkacağını kara kara düşünmeye başlamış, devletten
kendisine yardım elinin uzatılma beklentisine girmiştir.”
Bayraktar, yem fiyatlarının bu
yıl çok arttığını, üreticilerin geçen yıl arpanın tonuna 500 lira öderken, bu
yıl 610 lira ödediğini, yine aynı şekilde fiyatların kepekte 420 liradan 550
liraya, ayçiçeği tohumu küspesinde 360 liradan 550 liraya, yemlik buğdayda 520
liradan 610 liraya, besi yeminde ise 630 liradan 720 liraya yükseldiğini
vurguladı. Şemsi Bayraktar, arpanın yüzde 22, kepek fiyatlarının yüzde 31, ayçiçeği
tohumu küspesinin yüzde 53, yemlik buğdayın yüzde 17 ve besi yeminin de yüzde
14 pahalandığını hatırlattı.
Bunun yanında, buğday
üretiminin yaklaşık yüzde 40'ını sağlayan Doğu Anadolu ve İç Anadolu
bölgelerinde ilkbahar yağışlarının yetersiz olması sonucu bitki gelişiminin
arzu edilen ölçüde gerçekleşmediğini belirten Bayraktar, buğday sap boylarının
kısa kaldığından, saman veriminde azalma meydana geldiğini anlattı. Dolayısıyla
kaba yem olarak ağırlıkla samana dayalı besleme alışkanlığı olan birçok hayvan
yetiştiricisinin düşen arza bağlı olarak saman bulmakta zorlandığını hatırlatan
Bayraktar, bulanların da talep nedeniyle yükselen fiyatlardan saman almak
durumunda kaldıklarını vurguladı. Yukarıda bahsedilen nedenlerle geçen yıl
kilogramı 20-30 kuruştan satılan saman fiyatlarının bu yıl 70 kuruşlara kadar
çıktığını bildiren Bayraktar, saman dışında kaliteli kaba yem fiyatlarında da
yükselme olduğunu, özellikle yoncanın kilogramının geçen yıl 35-40 kuruş iken
bu yıl 65-70 kuruşa çıktığını, diğer bir alternatif kaba yem kaynağı mısır
silajında geçen yıl 12-13 kuruş olan fiyatın bu yıl 18-20 kuruşlara kadar
yükseldiğine dikkat çekti.
Özellikle yemde meydana gelen
artışlara dikkat etmek gerektiğini vurgulayan Bayraktar, “Artan yem
fiyatlarıyla birlikte yüksek maliyetli bir üretim sürecine girildi. Dolayısıyla
yemdeki bu artışlar, piyasada şekillenecek fiyatlar ve hükümetimizin
belirleyeceği destekleme politikaları yetiştiricilerin bundan sonraki süreçte
ne yapacakları konusunda belirleyici olacak” dedi.
-Gümrük vergisinin yükselmesi ve
ithalat rakamları-
Resmi Gazete'nin 30 Ekim 2012 tarihli sayısında yayımlanan
Bakanlar Kurulu Kararıyla birlikte kasaplık canlı hayvanda uygulanan yüzde 30
Gümrük Vergisi oranının yüzde 40'a, karkas ette uygulanan yüzde 75 Gümrük
Vergisi oranının ise yüzde 100'e çıkarılması kararını olumlu bulduğunu bildiren
Bayraktar, şöyle devam etti:
“Bilindiği üzere karkas ette
ithalat 2010 yılının Ekim ayında başlatıldı. İthalat başlar başlamaz ise
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre sadece 2 ayda yaklaşık 51 bin tona
yakın karkas et ithal edildi ve karşılığında 250 milyon dolara yakın bir döviz
ödendi. 2011 yılında ithalat 111 bin tonlara kadar çıkmış ve karşılığında 500
milyon dolar döviz ödenmiştir. Gümrük vergisinin 2011 yılının Temmuz ayında yüzde
75'lere çıkarılmasıyla birlikte karkas etin ülkeye giriş maliyeti arttı.
Dolayısıyla bu durum ithalata da yansıdı. 2012 yılında yüksek gümrük vergisinin
etkisiyle birlikte 9 aylık süreçte ithalat 21 bin tonlara kadar geriledi.
Karşılığında ise 77 milyon dolar döviz ödendi.
Karkas ette gümrük vergisi
oranının yüzde 100'lere çıkarılmasının ithalattaki düşüş eğilimini
hızlandırmasını ve ithalatın daha da düşmesini bekliyoruz. Bu durumun
üreticilerimize olumlu yansımaları olacaktır.
Aynı durum kasaplık canlı
hayvan için de geçerlidir. 2010 yılında 53 bin ton canlı ağırlığa eşdeğer 117
bin baş hayvan ithal edilmişken, 2011 yılında 82 bin tona eşdeğer 163 bin baş
kasaplık hayvan ithal edilmiştir. 2012 yılı 9 aylık dönemde ise ithalat 68 bin
ton canlı ağırlığa eşdeğer 117 bin baş kasaplık hayvana gerilemiştir. Yapılan
bu ithalatlar için 2010 yılında 204 milyon dolar, 2011 yılında 301 milyon
dolar, 2012 yılı dokuz aylık süreçte ise 229 milyon dolar döviz ödenmiştir. Gümrük
vergisinin 400 kilogramdan daha fazla canlı hayvanlar için yüzde 30'dan yüzde
40'a yükseltilmesi ithal maliyetini artıracaktır. Bundan dolayı ithalatın
yavaşlayacağı, bunun iç üretime, besiciliğe olumlu yansıyacağı beklenebilir.
Kasaplık canlı hayvan ve
kasaplık et ithalatına karşıyız. Bundan dolayı ithalatı zorlaştırıcı her kararı
destekliyoruz.”
-Yapılması gerekenler-
Bayraktar, yapılması
gerekenleri ise şöyle sıraladı:
“Et ve Balık Kurumu
yetkilileri, olası olumsuz durum yaşanması ve hayvan satışlarının istenilen
miktarlarda olmaması durumunda üreticinin elinde kalan hayvanlarını bayram
sonrası alacaklarını belirttiler. Bu önemli bir açıklama olmakla birlikte, eğer
alım fiyatlarını üreticilerimizin yaptıkları masrafları da dikkate alarak
kurbana özel belirlerlerse, üreticilerimiz mağdur olmayacaklardır. Bu nedenle
üreticilerin Et ve Balık Kurumu’ndan beklentileri büyükbaş karkas alım
fiyatının kilogramda 18 lira, küçükbaş karkas alım fiyatının ise kilogramda 20
lira civarında olması şeklindedir.
Hayvan yetiştiricilerinin
vadesi gelen kredi borçları yaşanan şartlar ve olması muhtemel sektörden
kopuşlar da dikkate alınarak bir yıl ertelenmelidir.
Besicilerin üretime devam
edebilmelerini sağlayabilmek için besicilere verilen hayvan başına 300 lira et
desteği artırılmalıdır.
Üreticilerin kaba yem ihtiyacını
karşılamak ve yükselen kaba yem fiyatlarını düzenlemek amacıyla alınan ithalat
kararı sahada soruna çözüm getirmedi. İthalatın toplu alımlar şeklinde uygun
fiyata temin edilmesi, küçük çiftçilere uygun fiyat ve ödeme koşullarında
dağıtılması yönünde çözümler üretilmelidir.
Kasaplık canlı hayvan ve karkas
et ithalatında gümrük vergilerinin yüzde 40 ve yüzde 100 seviyelerine
çıkarılması üretimi ve üreticileri rahatlatacaktır. İç üretim ve üreticilerin
yüksek gümrük vergileriyle koruma uygulamasına devam edilmelidir.”