-Pamuk alanları azalıyor
-Pamuk üretim alanları azalıyor
-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:
-“Pamuk üretim alanlarının 2002-2012 döneminde
7,2 milyon dekardan 4 milyon dekara gerilemesi
önemli bir sorun”
-“Üretim alanı 2012 yılında, geçen yıla göre yüzde 35
azaldı”
-“Çiftçinin pamuk üretiminden vazgeçmesi nedeniyle
pamukta Ocak-Eylül dönemi ihracatı 1,3 milyar
dolarken, ithalat 1,8 milyar dolara çıktı”
-“Pamukta 9 aylık dış ticaret açığı 500 milyon dolara
dayandı”
-“Üretim alanları gerilemeye devam ederse pamuk
üretiminin düşmesi kaçınılmaz olacak, bu da pamuk
ithalatımızın daha da artmasıyla sonuçlanacak”
-“Göstergelere göre 2011’de üreticimiz zarar etti.
Bunun sonucu 2012-2013 sezonunda pamuk ekim
alanlarının büyük bir kısmı Çukurova ve Ege‘de mısır
ve buğdaya kaydı”
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı
Şemsi Bayraktar, pamuk üretim alanlarının 2002-2012 döneminde 7,2 milyon
dekardan 4 milyon dekara gerilemesinin önemli bir sorun olduğunu bildirerek,
“üretim alanı 2012 yılında, geçen yıla göre yüzde 35 azaldı” dedi.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, sağladığı katma değer,
yaptığı ihracat, istihdam ettiği nüfusla ülkenin lokomotif sektörlerinden
tekstil ve konfeksiyon sanayinin hammaddesi olan pamuğun, tekstilden barut ve
film malzemesi yapımına kadar yaklaşık 50 çeşit sanayi ürününde kullanıldığını,
bu nedenle stratejik bir ürün olduğunu belirtti.
Pamuğun bitkisel yağ üretiminde, son yıllarda artan
miktarda biyodizel üretiminde de hammadde olarak kullanılmaya başlanıldığını,
küspesinin ise, proteini yüksek bir hayvan yemi olarak hayvancılığın önemli bir
girdisi olduğunu vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti:
“Öte yandan sentetik elyaf üretimindeki artışlar
pamuktan daha fazla olmasına rağmen, pamuk lifinin doğal oluşu, teri absorbe
edişi, suda kaynatıldığında diğer liflere göre sağlam kalması, statik elektriği
daha az iletmesi, hava geçirgenliği ve hijyenik özellik taşıma avantajları
nedeniyle, herkesin, özellikle doğal ürünler kullanmak isteyen insanların
tercih ettiği bir üründür.
Ekonomimiz için bu denli önemli olan pamukta ülkemiz,
dünya pamuk üretimi ve ticaretinde de önemli bir konumdadır. Dünyada sınırlı
sayıda ülkenin ekolojisi pamuk tarımına elverişlidir. Türkiye, dünyada pamuk
üretimini gerçekleştiren az sayıdaki ülkeler arasında yer almaktadır.”
-“Sektör önemli sıkıntılarla karşı karşıyadır”-
Özellikle tekstil sektörünün dinamik yapısı,
Türkiye’nin pamuk üretimine uygun ekolojik şartları nedeniyle yetiştiricilik
kriterleri açısından uygunluğunun, pamuk üretiminde ve ticaretinde uluslararası
düzeyde rekabet edecek konuma gelinmesini sağladığını bildiren Bayraktar, şöyle
devam etti:
“Ancak bahsedilen olumlu göstergelere rağmen sektör
önemli sıkıntılarla karşı karşıyadır. Üretici pamuk üretimden vazgeçmektedir.
Bunun sonucu pamuk üretim alanları 2002-2012 döneminde 7,2 milyon dekardan 4
milyon dekara geriledi. Bu önemli bir sorun. Üretim alanı 2012 yılında, geçen
yıla göre yüzde 35 azaldı ve 5,4 milyon dekardan 4 milyon dekara indi.
Çiftçinin pamuk üretiminden vazgeçmesi nedeniyle
pamukta, Ocak-Eylül dönemi ihracatı, 1 milyar 278 milyon 171 bin dolarken,
ithalat 1 milyar 774 milyon 800 bin dolara çıktı. Pamukta 9 aylık dış ticaret
açığı 496 milyon 629 bin dolarla 500 milyon dolara dayandı. Üretim alanları
gerilemeye devam ederse pamuk üretiminin düşmesi kaçınılmaz olacak, bu da pamuk
ithalatımızın daha da artmasıyla sonuçlanacak.”
-“Pamuk tarımının en önemli sorunu arazi parçalılığı”-
Türkiye’de pamuk tarımının en önemli sorunlarından
birinin, aslında tarımın da ortak sorunu olan tarım arazilerimizin çok parçalı,
düzensiz ve dağınıklığı olduğunu bildiren Bayraktar, şöyle devam etti:
“Bu sorunun giderilmesi amacıyla; Gıda, Tarım ve
Hayvancılık Bakanlığımızın ‘Miras Hukukundan Kaynaklanan Arazilerin
Bölünmesinin Önlenmesi’ konusundaki yasa tasarısı ile her yıl 1 milyon hektar
tarım arazisinin toplulaştırılması projesine yönelik çalışmalarının
sonuçlanması pamuk üretimimizde de iyileşme sağlayacak.
Türk pamuğunun üretiminde diğer bir sorun da pamuk
maliyetleridir. Ülkemizin pamuk verimi dünya ortalamasının üzerinde olmasına
rağmen, girdi fiyatları, tarıma yönelik mal ve hizmetlere uygulanan vergi
oranları üretici için önemli maliyet unsurlarıdır. Şöyle ki 2011 yılı için
odalarımızdan alınan verilere göre ortalama maliyet kilogram başına 1,65 lira
olmuştur. Buna karşılık destek primi kilogram başına 37 kuruş olarak
belirlenirken, 2011 yılı ortalama kütlü satış fiyatı ise kilogram başına 1,2
lira olarak gerçekleşti. Göstergelere göre 2011’de üreticimiz zarar etti. Bunun
sonucu 2012-2013 sezonunda pamuk ekim alanlarının büyük bir kısmı Çukurova ve
Ege‘de mısır ve buğdaya kaydı. Bu durumun devam etmesi, ekim alanlarının
gittikçe azalmasına, piyasaya olan ürün arzında dalgalanmalara neden oluyor.”
-“Ekim alanlarındaki değişim, ürün maliyetleri, fiyat
ve desteklerle ilişkili”-
Pamukta ekim alanlarındaki değişimin, ürün
maliyetleri, fiyat ve verilen desteklerle doğrudan ilişkili olduğunu bildiren
Bayraktar, “pamuk Avrupa Birliği ile yapılan gümrük birliğinden dolayı gümrük
vergisi alamadığımız tek tarımsal ürün. Bunun için iç piyasa pamuk fiyatları,
dünya fiyatlarından direkt etkilendiğini, dünya fiyatlarındaki düşüş, zarar
eden çiftçilerin pamuk ekiminden vazgeçerek başka alternatif ürünlere
yönlenmesi pamuk ekim alanlarının daralmasına neden oluyor” dedi.
Diğer taraftan ülkemizde hızla gelişen tekstil ve
konfeksiyon sektörüne paralel olarak tüketim artışının pamuğa olan talebi
artırdığını vurgulayan Bayraktar, bunun sonucu ortaya çıkan üretimin
artırılması zorunluluğunun, pamuğun desteklenmesinin gerekliliğini ortaya
koyduğunu söyledi. Bayraktar, pamukta 1998 yılında başlanan genel desteğin yanı
sıra pamuğun primle desteklenmesinin olumlu bir uygulama olmakla beraber,
destek prim miktarının “belirlenen bütçenin ürünler arasında dağıtılması”
şeklinde uygulanması nedeniyle yetersiz kaldığını belirtti.
-Yapılması gerekenler-
Özellikle 2009 ile 2011 yılları arasında prim artışı
yapılmamasının, gübre, mazot, işçilik ve elektrik gibi girdilerin yüksek
olmasının, ürün maliyetinin yükselmesine, bunun sonucu olarak da üreticinin
pamuk üretiminden vazgeçmesine neden olduğuna dikkati çeken TZOB Genel Başkanı,
şunları kaydetti:
“2012-2013 sezonunda üretim alanlarında önemli oranda
düşüş görüldü. Bu durum, tekstil sanayimizin ihtiyacı olan hammaddenin
ithalatla teminine neden olacak, pamukta net ithalatçı olan ülkemiz, ithalat
için daha fazla döviz ödemek zorunda kalacak. Bu husus ülkemiz ekonomisinin en
önemli sorunlarından olan dış ticaret açığının daha da büyümesine neden olacak.
Kendi kendine yeterliliğin yakalanabilmesi için kısa vadede pamukta verilen
destek primlerinin, üretimin yönlendirilmesi, üreticilerin gelir seviyelerinin
korunması, tarımsal üretimde sürekliliğinin sağlanması, sanayiciye dünya
fiyatlarından mal temini ve rekabet şansı kazandırılması, sağlıklı bir piyasa
oluşumu sağlanabilmesi, spekülatif hareketlerin önlenebilmesi, kayıt dışı
ekonominin kayıt altına alınması gibi unsurlar göz önünde bulundurularak,
oluşacak maliyetlere göre yeterli prim miktarları belirlenmesi ve zamanında
ödenmesi sağlanmalıdır.
Ayrıca, mazot, gübre, elektrik gibi girdi kalemlerinde
ödenen ve üreticiye geri dönüşü çok yetersiz kalan katma değer vergisi (KDV) ve
özel tüketim vergisi (ÖTV) oranları düşürülmelidir.”
TZOB verilerine göre 2011 yılı kütlü pamuk maliyeti
şöyle:
Masraf Unsurları
|
Dekara Gider
(TL)
|
|
1
|
Tarla kirası
|
135,00
|
2
|
Pam. Cub. Biç. Taş.Yak.
|
15,13
|
3
|
Sonbahar sürmesi
|
22,57
|
4
|
İlkbahar sürmesi
|
19,52
|
5
|
Diskaro-tırmık
|
21,70
|
6
|
Tohum bedeli
|
20,00
|
7
|
Ekim
|
19,05
|
8
|
Gübre bedeli ve işciliği
|
82,42
|
9
|
Seyreltme-çapalama
|
44,81
|
10
|
Ark-açma
|
18,43
|
11
|
Su bedeli ve işçiliği
|
67,98
|
12
|
İlaç-mücadele işciliği
|
52,72
|
13
|
Toplama
|
138,66
|
14
|
Pazara taşıma, diğer
|
20,42
|
Masraflar Toplamı
|
678,41
|
|
15
|
Mas. top. faizi
|
33,92
|
16
|
Genel idare (yüzde 3)
|
20,35
|
Masraflar Genel Toplamı
|
732,68
|
|
Dekara Verim (Kg)
|
440,00
|
|
1 Kg Kütlü Pamuk Maliyeti (TL/Kg)
|
1,67
|
Türkiye pamuk
ekim alanı, kütlü pamuk üretim miktarı ve verimi:
Yıllar
|
Ekim
Alanı
(ha)
|
Üretim
(Ton)
|
Verim
(kg/ha)
|
||||
Kütlü
|
Lif
|
Çiğit
|
Kütlü
|
Lif
|
Çiğit
|
||
2002
|
721.077
|
2.541.832
|
988.120
|
1.457.122
|
3.530
|
1370
|
2020
|
2003
|
637.329
|
2.345.734
|
919.531
|
1.337.065
|
3.680
|
1440
|
2100
|
2004
|
640.045
|
2.455.071
|
935.928
|
1.425.850
|
3.840
|
1460
|
2230
|
2005
|
546.880
|
2.240.000
|
863.700
|
1.291.180
|
4.100
|
1580
|
2360
|
2006
|
590.700
|
2.550.000
|
976.540
|
1.476.556
|
4.320
|
1666
|
2500
|
2007
|
530.253
|
2.275.000
|
867.716
|
1.320.831
|
4.290
|
1640
|
2490
|
2008
|
495.000
|
1.820.000
|
673.400
|
1.077.440
|
3.680
|
1360
|
2180
|
2009
|
420.000
|
1.725.000
|
638.250
|
1.021.200
|
4.110
|
1520
|
2430
|
2010
|
480 650
|
2 150 000
|
795 500
|
1.272.800
|
4.473
|
1655
|
2648
|
2011
|
542 000
|
2. 580.000
|
954.000
|
1.527.360
|
4.760
|
1760
|
2820
|