17 Haziran 2015

Demirel'in ''bekletilen'' sözleri

-Demirel'in ilk kez yayımlanan söyleşisi:
-''100. yılda nereye varacağımızı tayin edecek olan şey;
toplumumuzun, devletimizin, milletimizin bugünkü halidir.''
-''Geçmişteki durumlara bakıp onları nasıl aştığımızı
düşünürsek önümüzdeki meselelerin tümünü aşacağımıza
inanmamız lazım.''
-Bu Cumhuriyet destanına yeni başarılar ilave etmek durumundayız.''

Yıl 2009, oturmuş yeni projeler oluşturmaya çalışıyoruz. Öyle bir şey yapalım ki hiçbir yerde yayınlanmamış olsun, yıllar sonra ortaya çıkaralım ve biz bile unutmaya başlamış olalım.
Eski siyasiler kopuyordu yaşamdan. Eski siyasiler ki her biri yıllarını vermiş bu ülkeye, damgasını vurmuş siyasete. Sevelim ya da sevmeyelim, düşüncelerine katılalım ya da katılmayalım... Onlar daha güzel bir Türkiye için hayatları boyunca fedakarlık yapmışlar. Örneğin Bülent Ecevit, Süleyman Demirel, Necmettin Erbakan... Ecevit 2006'da ayrılmıştı aramızdan, Demirel ve Erbakan hayattaydı o tarihte.

İnsanlarla geleceğe yönelik söyleşi yapmak kolay bir şey değil. Dolaylı yoldan ''siz öldükten sonra yayınlanacak'' demeye getiriyorsunuz. İstemeden de olsa saygısızlık yapmak hep korktuğumuz şey.

Sonunda bir yöntem üzerinde karar kıldık. ''Geleceğe yönelik söyleşi'' kısa ve yıllar sonrasındaki bir hedefe yönelik olacak. Örneğin ''Cumhuriyet'in 100. yılı''. Yöntem belirlendi, sorular hazırlandı. Görev süresi sona ermiş cumhurbaşkanlarından başlayarak ''Türkiye Cumhuriyeti'nin yüzüncü yılında nasıl bir Türkiye'' beklediklerini soracağız, iki soruluk bir söyleşi olacak ve doğrudan arşive kalkacak. İki kez yayımlanacak röportaj, ilki o kişi hayata gözlerini yumduğu tarihte ikincisi Cumhuriyet'in 100. yılında yapılacak etkinlikler çerçevesinde 2023'te. 

Sorular şöyleydi:
-Cumhuriyet'in 100. yılında nasıl bir Türkiye düşlüyorsunuz?
-Bu hedefe ulaşmak için ne yapılmalı?

İlk söyleşiyi 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile yaptı arkadaşımız.(1) Türk siyasetinin ''baba''sı idi kimileri için, kimileri için değil. Ne farkeder ki, Türk siyasetini damgasını vuran bir insandı. Anadolu'nun bir köyündeki yoksul çocuk, Türkiye Cumhuriyeti'nin 9. Cumhurbaşkanı oldu. Cumhuriyetin bir gerçeği bu, gerisi bizim kişisel değerlendirmemiz.
İşte o ''Baba'' ile kısa söyleşi:(2)

''Her ülkenin zorlukları var''


 ''Cumhuriyet'in 100. yılında daha güzel, büyük, güçlü, kudretli bir Türkiye, bazı sorunlarını, hepsini diyemiyorum ama bazı sorunlarını çözmüş, geleceğe güvenle bakabilen bir Türkiye...

İstiyoruz ki; 192 ülke var, ilk 10'a ekonomik büyüklükler bakımından girebilelim. Bugün zaten ilk 19 içerisindeyiz ama 21. yüzyıl çok hızlı geldi. Çok uzağa bakarak öngörüde bulunmak hemen hemen, fevkalade zor.

Her ülkenin zorlukları var, bizim de var. Bu zorluklara bakarak geleceğimiz hakkında karamsar olmanın hiç bir anlamı yoktur. Geçmişteki durumlara bakıp onları nasıl aştığımızı düşünürsek önümüzdeki meselelerin tümünü aşacağımıza inanmamız lazım.

Nereye varacağımız tayin edecek şey


Aslında 100. yılda nereye varacağımızı tayin edecek olan şey; toplumumuzun, devletimizin, milletimizin bugünkü halidir. Yani bugün kendimize ne kadar güveniyorsak, geleceğimize ne kadar inanıyorsak, devletimize ve demokrasimize ne kadar inanıyorsak o kadar mesafe alacağız. Bugün kendimizi ne kadar yorgun, takatsiz hissediyorsak o kadar geride kalacağız. Onun için Türkiye'nin silkinmesi ve önündeki ufuklara yönelmesi, büyük hedeflere yönelmesi ve büyük hedefleri yakalamak için bir heves, heyecan içinde olması lazım.

Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu günden beri çok şeyler başarmıştır. Her şeye rağmen güzel şeyler başarmıştır. Başladığımız ile geldiğimiz nokta arasına bakarsak kolay kolay yapılabilecek bir iş değildir.

Her şey daha iyi olacak

Bu Cumhuriyet destanına yeni başarılar ilave etmek durumundayız. O da önümüzde görünüyor. Birliğimizi, beraberliğimizi, birlikteliğimizi, gücümüzü, kudretimizi muhafaza edeceğiz. Onu da bu ülkenin bütün vatandaşları kavramıştır. Türkiye'nin millet olarak devlet olarak bölünmez bütünlüğüne, geçmişe beraber sahipliğe geleceğe beraber sahipliğe inanarak milletimiz yoluna devam edecek.

Siyaset hür ve serbest siyaset olacak. Demokrasi daha gelişmiş olacak. Türkiye daha kalkınmış olacak, eğitim, sağlık daha iyi olacak. Her şey daha iyi olacak. Türkiye'de yoksulluk daha çok yenilmiş olacak, daha zengin bir Türkiye olacak, daha güzel bir Türkiye olacak.''

--/--
(1) Söyleşiyi yapan arkadaşımız hala kurumda çalışıyor. O hatırlayacaktır, söyleşi için teşekkür borçluyum.   
(2) Nereden bilelim bunun ilk ve son söyleşi olacağını. Bir süre sonra benim sorumluluk alanım değiştirildi, proje başlamadan bitti. Söyleşinin görüntüsü  hala AA'nın arşivinde olmalı.  



Mesaj Gönder
Esc tuşu kapatır
© 2014 551. Vekil Tüm Hakları Saklıdır