-Dünyanın gözü buğdayda
-Dünyanın gözü buğdayda
-Beslenmenin en temel öğelerinden buğdayda
dünya genelindeki üretim düşüşü fiyatları yükseltti
-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:
-“Dünya buğday fiyatı, ekim ayında, geçen yıla göre
yüzde 24,6, ülkemizde ise yüzde
16,3 arttı”
-“Fiyat artışları, buğdayın ülkeler için petrol
değerinde
ekonomik bir silah olduğunu göstermiştir”
-“Dünya üretiminde meydana gelecek 40 milyon tonluk
gerileme, Türkiye üretiminin iki katı bir
gerilemedir.
Bu da çok önemli bir düşüştür”
-“Bu durum ekim alanlarının artırılmasına yönelik
tedbirlerin alınması, üreticinin teşvikini ve
desteklenmesini şart koşuyor”
Türkiye
Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, buğdayda dünya
genelindeki üretim düşüşünün fiyatları yükselttiğine dikkat çekerek, “Dünya buğday
fiyatı, ekim ayında, geçen yıla göre yüzde 24,6, ülkemizde ise yüzde 16,3
arttı. Bu fiyat artışları, beslenmenin en temel öğelerinden buğdayın ülkeler
için petrol değerinde bir silah olduğunu bir kez daha göstermiştir” dedi.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, buğdayın, Türkiye için vazgeçilmez
stratejik özellikte ve bütün dünyada olduğu gibi tarım alanlarının en önemli
bitkisi konumunda olduğunu belirtti. Beslenmede alternatifi olmayan buğdayın,
Türkiye’de en çok üretilen ve ticarete konu olan tarımsal ürün konumunda
bulunduğuna işaret eden Bayraktar, “Ülkemiz tarım alanları yaklaşık 23,9 milyon
hektardır. Bunun yaklaşık 8,1 milyon hektarı, buğday ekimi yapılan arazidir”
bilgisini verdi.
Şemsi Bayraktar, şöyle devam etti:
“Buğday, ülkemizin her bölgesinde yetiştirilebilmekle birlikte özellikle
İç Anadolu Bölgemizde yaygın olarak üretilmektedir. Nitekim ekmeklik buğday
üretiminde yüzde 34’lük payla ilk sırada İç Anadolu Bölgemiz yer almaktadır.
Bunu Marmara yüzde 17, Akdeniz yüzde 13, Karadeniz ve Güneydoğu Anadolu
bölgelerimiz ise yüzde 11’er oranıyla izlemektedir. Üretimde en az paya yüzde 7
oranla Ege ve Doğu Anadolu bölgelerimiz sahiptir.
Yine toplam 33,4 milyon ton olan tahıl üretimimizin yaklaşık 20,1 milyon
tonu, yani yüzde 60,2’si buğdaydır. Çiftçimizin vazgeçilmezlerinden olan buğday
ülkemizin bütün iklim bölgelerinde yetişmekle beraber en fazla buğday ekimi
Orta Anadolu bölgesinde yapılmaktadır. Toplam buğday ekim alanlarımızın
yaklaşık yüzde 57’si bu bölgemizdedir. Ülkemiz 20,1 milyon tonluk yıllık üretimle
dünya ülkeleri arasında ilk sıralarda yer almaktadır.”
-Buğday fiyatlarındaki
artışın nedenleri
Gerek dünyada, gerekse ülkemizde özellikle buğday üretiminde herhangi
bir nedenle azalmanın ekmek ve undan yapılan gıda maddelerinin fiyatlarını
yükselttiğini ve bu durumun herkesi doğrudan etkilediğini kaydeden Bayraktar,
şunları belirtti:
“ABD Tarım Bakanlığı değerlendirmelerine göre, 2012-2013 üretim
sezonunda görülen kuraklık nedeniyle dünya buğday üretiminin geçen yılki
seviyesinden yüzde 5,7 aşağı olacağı tahmin edilmektedir.
Geçen yıl 698 milyon ton olarak gerçekleşen dünya buğday üretiminin
2012-2013 döneminde 658 milyon tona gerilemesi beklenmektedir. Dünya üretiminde
meydana gelecek 40 milyon tonluk gerileme, Türkiye üretiminin iki katı bir gerilemedir.
Bu da çok önemli bir düşüştür. Gerilemeye; Rusya, Kazakistan, Ukrayna, Türkiye
gibi önemli buğday üreticisi ülkelerdeki kuraklıklar sebep olmuştur. Bu durum
fiyatlar üzerinde bir baskı yaparak dünya fiyatlarının artmasıyla
sonuçlanmıştır.
Diğer taraftan bazı uluslararası kuruluşların yaptığı araştırmalara
göre, fosil yakıtların gelecekte azalacağı korkusu ve yüksek enerji fiyatları
biyoyakıtlara ilgiyi artırdı. Biyoyakıt üretiminde buğday, mısır gibi tahıllar
ile kanola, soya, ayçiçeği gibi yağ bitkilerinin kullanılması sonucu aslında
buğdayın gıda olarak tüketilmesi gerekirken enerji elde edilmesi için
kullanılması fiyatların artmasında diğer bir faktördür. Buğdayda artan dünya
nüfusu gelir artışları, gıda güvenliği ve gıda güvencesi değişen tüketim
alışkanlıkları da fiyatların yükselmesinin nedenlerindendir.”
-Fiyat artışları
Bu nedenlerle 2011 yılı Ağustos ayında tonu 335 dolar olan dünya buğday
fiyatının (ABD kırmızı sert) bu yılın aynı ayında yüzde 8,1 artış göstererek
362 dolara, 2011 Eylül ayında 328 dolar olan fiyatın bu yılın aynı ayına göre
yüzde 13,1 artışla 371 dolara, 2011 yılı Ekim ayında 301 dolan olan fiyatın da
bu yılın aynı ayında yüzde 24,6 artış göstererek 375 dolara yükseldiğini
bildiren Bayraktar, şu bilgileri verdi:
“Sezon içinde görülen fiyatlardaki bu artış ABD vadeli buğday piyasası
sözleşmelerinde de kendini göstermektedir. Aralık 2012 ve Mayıs 2013 ayları
arasındaki sözleşmelerdeki fiyat artışı yaklaşık yüzde 5’dir. Dünya buğday
fiyatlarındaki bu artış, dünya ticaretini negatif yönde etkileyecektir.
Artan dünya fiyatları ve azalan üretimden dolayı dünya buğday
tüketiminin azalacağı öngörüsü yıl sonunda dünya buğday stoklarının düşeceğine
işaret etmektedir. Stokların düşmesi beklentisi yıl içinde fiyatlara olan baskıyı
yukarı yönde hissettirecektir.”
-Türkiye’de durum
TZOB Genel Başkanı Bayraktar, ülkemizde de dünyadakine benzer şekilde
görülen olumsuz hava koşullarından dolayı buğday üretiminin Türkiye İstatistik
Kurumu’nun birinci tahminlerinde, geçen yıla göre yüzde 7,8 azalış göstererek
20,1 milyon tona gerilemesinin beklendiğini kaydetti. Bayraktar, bu beklentinin
dünya fiyatlarının da yükselmesiyle birlikte Türkiye buğday fiyatlarına yukarı
doğru baskı yaptığını ve buğday fiyatlarının 2012-2013 sezonunda artmasına
neden olduğunu bildirdi.
Şemsi Bayraktar, “2011 yılı Ağustos ayında tonu 606 lira olan buğday
fiyatı 2012 yılı Ağustos ayında yüzde 7,8 artarak 653 liraya (362 dolar), aynı
şekilde 2011 Eylül ayında 612 lira olan buğday fiyatı 2012 Eylül ayında yüzde
10,5 artarak 676 liraya (376 dolar) yükselmiş ve 2011 Ekim 620 lira olan fiyat
yüzde 16,3’lük artışla 2012 Ekim ayında 721 lira (401 dolar) olmuştur” dedi.
Bayraktar, buğday piyasasını düzenlemekle görevli Toprak Mahsulleri
Ofisi’nin (TMO), fiyatların daha fazla yükselmesini önlemek için ekim ayının
ilk haftasından itibaren piyasaya, tonu 670-690 liradan (372-380 dolar) buğday
satmasının fiyatların daha fazla yükselmesini önleyeceğinin altını çizdi.
TZOB Genel Başkanı Bayraktar, “dünya genelinde görülen fiyat artışları
buğdayın ülkeler için petrol değerinde ekonomik bir silah olduğunu bir kez daha
göstermiştir. Bu durum, ekim alanlarının artırılmasına yönelik tedbirlerin
alınmasını, üreticinin teşvikini ve desteklenmesini de şart koşuyor” dedi.